pazar günü hayvanat bahçesi sonrası tülaylara gittik, çünkü geçen hafta terapi uyguladığımız arkadaşımız bu hafta sonu gittiğimizde gerçekten kendini tutabilecek ve bize bişey yapmadan durabilecek, en önemlisi yanımızda oturabilecekmiydi:)) tülay her gittiğimizde o kadar çok şey hazırlıyor ve sonra hala bizimle oturmayıp onuda yapayım bunuda getireyim telaşına düşüyorki, geçen hafta bize geldiğinde kendisiyle konuşup buna son vermesini istemiş uzun uzun konuşmuştuk. evet gerçekten bişey hazırlamamıştı ve gittiğimizdede devamlı mutfağa gidip;yemek,meyva,tatlı, kuruyemiş, kahve,çay vs vs vs aklınıza gelebilecek bütün servisleri yapan arkadaşım kendini zor tutarak bizimle oturdu sonunda.
emir,ebru ve eylül oynadılar bol bol keyifle ve cerende onlara ablalık yaptı,daha doğrusu eylül emire,ebuş eylüşe, ceren hepsine ablalık yaptı ve ceren kızımı kitap okuyarak uyuttu bi güzel aşağıdaki resimlerde olduğu gibi. tabiki aç oturmadık bişeyer yaptık ve keyifle yedik ve sonra çocuklar uyanınca demetevlerin çarşısını dolaşıp alışveriş yaptık ve oradanda ankamalle geldik. Uzun zmandır mother care den almak istediğim body lerden kalmamış gene alamadım ama efemize hastane çıkışları ve bodyler ve ebuşla eylüşe güneş gözlüğü aldık.aslında eylüşün kırmızı güneş gözlüğü vardı geçen sene mother careden aldığımız ama kızım çok sevip her an taktığından kırdı:( serdar ve fatmayla tatlı siparişlerimizi verirken karşılaşıp tatlıyı hepberaber yedik ve evimize geldik. tabi biz tatlı yerken eylül ve ebuş bol bol koşturup oynadılar.
7 Nisan 2009 Salı
şahane pazar:)
6 Nisan 2009 Pazartesi
eylül ve ebru hayvanat bahçesinde
uzun zamandır istediğim hayvanat bahçesi gezimizi,havalarında güzel olması nedeniyle bu pazar yaptık. sabah erkenden kalıp kahvaltı sonrası dayımız bizi alıp götürdü hayvanat bahçesine, ebuş,eylüş,bahar,nazife,f,l,z ve ben resmen ayaklarımız ağrıyana kadar gezdik her metrekaresini. özellikle yeni yapılan çocuk hayvanat bahçesinde tavşan,yavuk gibi hayvanların açık kapılarının açık olması ve çocukların bu hayvanları sevebilmesi çok güzel olmuş ki kızım ve ebuş tavşan sevdiler en çok. birde eylüşün balık kısmını gezerken devamlı ağzını açıp kapatarak balık taklidi yapması çok şekerdi. kızları pony atlarına bindirmek istedik, ki buda çocuk hayvanat bahçesi kısmında çok başarılı bulduğum başka bir kısımdı, ama kızlar atın üzerine oturup kısa bi süre şaşkınlık sonrası istemediklerini belli edince bindiremedik. özel görevliler eşliğinde kısada olsa bir at turu bence çocuklar için çok güzel bir aktivite olacaktı.
kızım ayıları izledi uzun uzun " anne ayı ayı " diyerek:)
aman en çok etkilendiğimiz yerlerden biri tavus kuşlarının olduğu alan diğeri ise(benim en çok beğendiğim) flamingoların alanı oldu. bir sürü flamingo tek turuncu incecik bacak üzerinde boyunlarınıda eşsiz bir zerafetle kıvırıp duruyordu ve uzunca bir süre izledik onlarıda.
eksikliğini hissettiğim şey ise tabiki şirin idi. senelerdir arabayla geçerken bile inatla her defasında görmeye çalışıp, görünce içimi rahatlatan beni gülümseten AOÇ'nin tatlı fili şirini geçen sene kaybettik ve hala hayvanat bahçemizde bir filimiz yok....
2 Nisan 2009 Perşembe
ev kızı eylüş
bugünde kızıma bahar teyzesi baktı ananesi yokken en büyük destekçimiz selma abla ve bahar. sabah selma ablaya bırakıyoruz kızımı dükkana,merdan dedesi ve selma annesiyle kahvaltı yapıp sonra bahar teyzesine çıkıyor kızım selma annesiyle. babamızın işlerinden dolayı ise kızım benimde doktorum olan tülin hanıma teyzesi ile beraber gidip efeyi gördü:) sonra bende iş çıkışında onlara katılıp yemek yedik ve evimize geldik. ama eve gelirken bizim meşhur dondurmacımız "çınar" ı gördük ve dayanamayıp dondurma aldık ve kızım 1/4 oranında külahta dondurma yedi bu mevsimde iyani daha çok külahını yedi:) sonra evimize geldik bahar teyzemizle ve ballı limonlu çay içtik bol bol. kızım yemeğini yedi ve oynadık onunla bol bol. özellikle yemek yapıp yeme ,yedirme oyununu çok seviyor eylüş, ve mercimekle oynadığımız kavanozlara doldur boşalt oyununu. birde kızıma etkinlik kitabı aldım ama şu ara ondan bir etkinlik yapamadık, en kısa zamanda etkinliklerimizi yapıp ekleyeceğiz sitemize. bunun dışında ben bugün gayet iyi oldum sanırım iğneler etkisini gösterdi ve bugün başlayacak eğitim grubunun eğitimin bir kısmını ben vereceğim pazartesiden itibaren,yani yine çok iş çok iş ,çok yoğunluk...
Gönderen emel zaman: 2.4.09 0 yorum
konu neler yapıyoruz
gül kokulu gül saçlar
kızımın gül görünümlü kıvırcık gül kokulu saçlarının güzelliğini resimler yansıtamıyor yine ama ben resimlemeye çalıştım o çilek yerken:)
Gönderen emel zaman: 2.4.09 1 yorum
konu eylüşün pozları
çilek keyfi
babası çilek almış komşu marketimizden, markete eylüşün girmesiyle markettekilerin sevgi seli başlıyor saolsunlar. hele bi abimiz var kollarını açıp karşılıyor eylüşü ve her marketten çıkışımız öpücüklü el sallamalarla:)) işte bu nedenle daha bi özenli seçilen nefis çileklerimizi yedi kızım dün akşam bayılarak,hatta birazda abarttı yerken ama eylüş meyvayı hep çok sevdi zaten. çilek yemenin dışında kızım ha bire çilekleri kokladı çünkü gerçekten nefis aramolı idi çilekler ve bugün gittiğimde yoktu tabi onlardan ama gelince bize ayıracaklar...
Gönderen emel zaman: 2.4.09 0 yorum
konu neler yapıyoruz
1 Nisan 2009 Çarşamba
anne hasta
Ben işte iken bahar teyzemiz bakacaktı lelüşe ama onunda taşınma işi çıktı. Pazartesi hazine annesi ve sultanla geçirdi kızım gününü, başlarda biraz ağlayıp "baba baba" demiş çünkü onu babası bırakmıştı:) Bu arada aslında sadece cumartesi pazar çalışan babamızda bu haftasonundan başlayarak günde iki saatliğine bakanımızın basın işlerinide takip etmeye başladı ve aslında ekstradan çıkan bu durum bizi zorladı ve çalışan bir annenin herzman bakan biri olmadığında neler yaşadığını yaşattı bana-bize.Devamlı " anne sudan anne sudan" diye sayıklayan, telefonda aratıp konuşan kızım, pazartesi biraz mızmızlanıp hiçbişey yemeden uyumuş ( neredeyse izin alıp gidip alacaktım ki zaten o günde işte zor bela kaldım haslıktan) uyandığında sultanın peşinde gülücükler atarak dolaşmış yemek yemiş parka gitmişler, akşam onu alıp eve geldiğimde yatakta ateşler içinde uyuyakaldım ve gece kızım saat 12:30 gibi uyanarak benimle sohbet etmeye çalıştı,yaklaşık 2 satlik bir sohbet etme çabası gösterdi uykulu uykulu ama ben ateş, ter, ağrı nedeniyle onunla ilgilenemedim ve tabiki salı günü işe gidemedim, kızımla tam ilgilenemesemde onu birine bırakmak zrunda kalmadım ve doktorumun verdiği ilaçları aldım ama ateşim 37.2 düşebildi. bgün sabah işe gittiğimde tekrar işyeri hekimimize göründüm ve 10 tae iğne ve birde kulağımdaki iltihaptan dolayı antibiyotik damla verdi. bugün sabah babası kızımı selma annesine bıraktı,orada kahvaltı yapmış kızım ama selma annesi üzerini değiştirmek isteyince tulumunu çıkarmayıp "annii annii" demiş ve uyumuş selma annesinin kucapında, ben gittiğimde ikiside uyuyorlardı:) kızımı alıp eve geldim ve o uyurken bende uyudum biraz,
not: uzun zamandır yazmamam nedeni ile beni merak eden sevgili perihan dün beni aradı, bir kez daha teşekkür ederim arkadaşım.
pazarımız
kırşehire gitmeyip evde kaldık ve o gün tülayiceren ve emir geldi ve akşama kadar onlarla geçirdik günümüzü. Eylüş cerenin peşindeydi devamlı: ceren bilgisayarda oyun oynamak için sandalyeye oturunca kızımda salondan sandalyesini alıp taşıdı onun yanına,ama biz ilk başta anlamadık nedenini tabiki:)
filizle nişanlısı emirde bol bol oynadılar
sonrada metroya gidip bikaç ihtiyacımızı giderdik ve dolaştık. Kızım aslı börekten iki dilim su böreği koca bi potaga suyunu içti ki sabahta içmişti gene potaga suyunu. salı günü ise kızım gün boyunca ayran içti evin içinde "anne awan anne awan" diyerek.
Gönderen emel zaman: 1.4.09 0 yorum
konu neler yapıyoruz
benim ananemmm
ananemle eylüş hergün beraberlerdi hatta ben işe giderken götürmediğimde ananemle yolda karşılaştığımızda " nerde hani nerde ben özledim onu" dedi hep ananem, ve geçen cumartesi anenem kırşehire evine gitti, uzun zmandır burada olduğundan evinin temizliğe bakıma, alışverişe ihtiyacı olduğundan annemde onunla gitti ve hala kırşehirde. eylüş iki ananesinide özlüyor ama hastalığım nedeniyle evde olmam onu mutluda ediyor. Benim planım pazar günübirlik kırşehire gidip gelmekti ama kendimi o kadar yorgun hissettimki gidemedim ve zaten hastalığın habercisi imiş o yorgunluk. kırşehire gitmeyi çok istiyordum çünkü ben ananemin yanında çok kaldım ve uzun zamandır gidemediğimden özledim ve kızımında görmesini istiyordum,hatta bi ara annemle onu yollayayım orada oda kalsın annemle bile diye düşündüm ama annemin orada yapılacak işleri vardı ve eylüş ona engel olurdu.Resmimiz ananem bizde kaldığında, eylüş onun yatağını yaptığımızda yardım etti bize ve ananem yatmadan devamlı gidip düzeltti yatağını:))
önce eskiler
yaklaşık 1 ay kadar önce baharlara gittiğimizde emirle kızımın resimleri ve kızımın ogün evdeki onca kalabalığa rağmen hiç durmadan devamlı heryerde olup heryeri karrıştırması:))
Gönderen emel zaman: 1.4.09 0 yorum
konu neler yapıyoruz
16 Mart 2009 Pazartesi
kızımla bruncha gittik pazar günü, filiz ve bahar teyzemiz,haydar ve cüneyt amcamız eşliğnde. Güzelce kahvaltımız yaparken ,kızım haydarla elinde palyaçodan aldığı balonla meyva suyu alırken,kapının açık olmasından yararlanan markus kızımın elindeki balonu görüp hızla içeri girdi ve balona atladı ve eylüşü düşürdü.(markus resimdeki köpecik) herkes bir panik bir gürültü,eylüş ağladı falan derken ben hemen eylüşü alıp köpek seni öpmeye geldi annecim yanlışlıkla düşürdü diye açıklama yapıp kızımın ağlamasını durdurdum ve sonra markusa baybay yaptırdım yoksa hep bir köğek korkusu olacaktı kızımda.Eylüş hep havhavları çok sevdi, bi süre sonra dışarı çıktık kartoğu oynamaya ve orada markusu gören kızım saatlerce onun yanından ayrılmadı ve kartopu oynadı onunla:) içeride gürültü koparanlar kızımı ve markusu o halde görünce çok şaştılar duruma çünkü benden çok onlar panik yaptı.