CLICK HERE FOR BLOGGER TEMPLATES AND MYSPACE LAYOUTS »

29 Aralık 2009 Salı

Masamda yeni bir yıl var

Masamda yeni bir yıl var ....
Yeni yıl için takvimlerimiz, ajandalarımız ve hatta THY'den polar mini battaniyemiz geldi:) Ve masamda hiç açılmamış yeni bir yıl var, hergününe yeni güzellikleri yazacağım takvimim ve ajandam var tertemiz sayfaları olan. Yeni yıla Erzurum'da girecektim plana göre ama son anda değişti plan. Yeni yılda bu sene de dışarıda olacağımdan aslında hüzün vardı çünkü geçen sene İstanbul'dan dönmek için otobüste yeni bir yıla girdim hemde bir hatunla otobüste kavga ederek:) Aslında hikaye tam olarak şöyle; Eğitim uzmanı olduğumda bana yıllardır eğitimini ve daha sonra çağrısını aldığım birim olan ADSl yerine daha çağrıları başlamamış ama ihalesini aldığımız THY projesini verdiler. THY projesi için İstanbul'a gittim 29 Aralık'ta ve 31 Aralık akşamına eğitim biter bitmez kendimizi otobüse attık(THY Eğitimine gidiğ neden uçakla dönemedik o da ayrı bir uzuuuuun konudur:)) yeni yıla Sevdiklerimizle giremesekte geceyarısını bikaç saat geçe evde olmak kendimizi iyi hissettirecekti . otobüse biner binmez uyuz tiplerle karşılaştık ve yeniyıl dakikasında hatun telefonunu açıp sevgilisine yeniyıl mesajlarını sunarken ben itiraz ettim çünkü otobüste telefon açmak yasaktı, dolayısıyla bütün yılım yollarda insanlara çemkirerek geçti:)) Ve bu yılda Erzurum'a yine yeni aldığımız bir çağrı merkezi olan Sağlık Bakanlığı projesi için gidecektim tam da yeni yıl öncesi:)) Hah dedim üst üste iki yıl yeni yılda dışarda olmak bu yılıda dışarıda geçireceğimi gösterecek:)) Ama ertelendi ve pazar günü gideceğim(yeniden ertelenmesse) Konuyu nereden nereye sardım, Konu detayları aklıma gelirse devam edeyim işlerden fırsat bulabilirsem.
Herkese sevgileeeeeeeeeeeeeer....

27 Aralık 2009 Pazar

ilk kandırmaca

kızıma söz verdiğim gezme ve diğer şeyleri yaptık bugün ve Ankamall'den çıkarken kızım birden ellerini ağzına kapatarak " aa annii doduva yemedik" dedi. Önce bi kaldım nasıl yani diye ve sonra bi baktım gözlerinin içine , bu resmen beni kandırmacaydı, yani kızım bunu bilerek yaptı bir dondurma daha yemek için....

anni efeye şakı söledim

Bu sabah öpülüp koklanarak uyandırıldım, genellikle haftasonu uyandırıldığım gibi, öpülürken birde " annecim seni çok özledim" sözleri eşlik etti , ne kadar mutlu uyandım anlatılmaz tabiki ve sonra hemen " anni efeye şakı söyledim " eklendi . Anladımki rüyasında efeyi görmüş ve ona şarkı söylemiş kızım. " ne söyledin" diye sorduğumda ise " uyusunda büyüsün eee eee" dedi kuzucum.Kayıtlara geçen ilk rüyamız:))

22 Aralık 2009 Salı

yupppii:)


Karakızın Güncesi'nden yılbaşı hediyesi geldi bize geçen hafta ama biz yazısını ancak yazabiliyoruz yoğunluktan. . . Kargo aradığında aa kim gönderdi diye heyecan yaptım ve eğitim verdiğim için yemek arasında gittim aldım ve gelirken açtım:)) Akşam işyeri yemeği olduğundan eve geç gitsemde kızım çok mutlu oldu hepsine. Kitabı hala elinden düşürmüyor ve çikolataları ise afiyetle yedi. O kadar mutlu oldumki hani düşünmek yeter evet hediye için ama bu dönemde gerçekten düşünmesi yeterdi, bıcır bıcır bi kaç şeyin içinde olduğu bir paket çok mutlu etti bizi çook. Yüreğine sağlık.....

15 Aralık 2009 Salı

annii bii ikii üüççç mööööööö

farmvillde takılırken:)) kızım ekranıma yaklaşıp " aa annii kar yamışş" dedi:)) ve arkasından başladı.
-annii kadan adam bapcam
-peki annecim kar yağınca yapalım
- annii atkı kocam kadanadama
-tamam annem atkıda saralım
- annii mununa havuçda takcam
- tamam annem burnuna havuçta takalım başka :))
orda kaldık ilerisi yok ama o kadar yaratıcı ki kızım devamlı fikirler devamlı yaratıcılık bayılıyorum ve yetişemiyorum hızına. Mesala bugün anemin evinde bi uçtan bi uca koşmuş durmuş annem "eylül ne yapıyosun " dediğinde ise " spor baporum anane" olmuş:))
geçen haftaiçi akşamlarımızı kızımın nazını çekerek geçirdik, devamlı bize " menim bıyam bitti, pışkanım bittiii " dedi durdu ve ben ona haftasonu alma sözü verdim. Pazar kırtasiyeye gidip alırken hala aynı şeyleri söylüyordu e çocuuum haftaiçi bişey yapmadı ya içinde kaldı sanırım:) boyaları alırken ebuşa da bişeyler almadan yapamadık tabiki ve eve gelir gelmez küçük bir hayvanat bahçesi yaptık gene ve bi sürü boyama vs vs .

hergün uyumadan önce mutlaka mööölüyoruz ve bunu 10 a kadar saydıktan sonra ikimiz birden möleyerek yada 3 'e kadar saydıktan sonra aynı anda mööleyerek deniyoruz defalarca . bi anlamı varmı hayır yok sadece kızım seviyo bunu yapmayı:) yan komşuuuu kusura bakmaaaaaaaa:))

12 Aralık 2009 Cumartesi

şarkı ve diyaloglar

Bu sabah pek bi keyifli uyandık ,daha doğrusu Eylül uyandı ben süründüm:)) Yatağın içinde ona kızım nolur biraz daha uyuyalım diye yalvarma ve uyuma arasında gidip gelirken bizimki şarkı söylemeye başladı.

Annii, beenn ,babaa
Ananee, dedee
Memett, yengee,ebusss
Bahar teyzee, efee ,hadarrr
....

Ama nasıl nağmelerle söyleniyor bu şarkı, devamında gezmeye gidiyoruz, yemek yiyoruzz :))

Kapı çaldığında
-Aaa kim ged acaba

Gece uyurken beni arayıp bularaakk
- Aanniim, annniim ama nasıl bir nağme anlatılmaz

Eline geçen lastiği bana veriken
-Anni bak yumusacık, hamur gibi,pamuk gibi:)))

Yumurcakta kayu dvd reklamı çıktığında hediye kayu kitabından bahsedilince bizim kuzu kalkıp dolabından kayu kitabını aldı ve tv ye uzatara
-KAyu bak sen:)

tabiki bi çoğunu gene unuttum.

7 Aralık 2009 Pazartesi

her şey geçecek ve çok güzel olacak ....

"ne ağlarsın benim zülfü siyahım
bu da gelir bu da geçer ağlama
göklere erişti feryadım ahım
bu da gelir bu da geçer ağlama

bir gülün çevresi dikendir, hardır
bülbül gül elinden ah ile zardır
ne de olsa kışın sonu bahardır
bu da gelir bu da geçer ağlama

daimiyem her can ermez bu sırra
eyüp sabır ile gitti mısır'a
koyun oldum ağladım ardısıra
bu da gelir bu da geçer ağlama"

29 Kasım 2009 Pazar

dusbunu ve ceviz

bayramın birinci günü öğlen Amasya'dan otobüsle geldi kızıma özel kolilerimiz, babannesi ve halası herşeyi düşünüp koymuşlar kolilere. Başta bayram sabahlarının vazgeçilmezi keşkek( geldiğinde ve akşama kadar hala sıcaktı) taş fırında pişmiş haşhaşlı ekmek,dağdan toplanarak hazırlanmış babannemizin elinden çıkan kuşburnu ve kiren(kızılcık) ezmesi, bahçe elma ve ayvası, yarım kesekağıdı şeker ve cevizz:)) kızım bol bol keşkek yedi ve iki günde yarım kavanoz kuşburnuyu cevizle bitirdi. "Annii dusbunu,cebizz " diyor ha bire . Minicik bişi olmasına rağmen gayet güzel yer kızım zaten yemeğini,meyvasını ve yemeklerinin dışında yani onları aksatmadan yediği için bişey demiyorum ama nasıl yetecek bu sene kuşburnu stoğum hiç bilmiyorum:))

28 Kasım 2009 Cumartesi

öğretmenler günü



Direktörümüz Hamza Bey'in götürdüğü öğle yemeği sırasında Ankara Lokasyonumuzun Eğitim Uzmanları (Hakan eksik..)


Aslında saat 12:10 gibi kabanımı giyip kızılaya attım kendimi, aylardır bi türlü gidemediğim Peri ile görüşmek için. Hem PEri ile güzel bir sohbet hemde Öykü'nün doğumgünü için aldığım hediyeyi vermekti amacım. Peri geldi öpüştük ki telefonum çaldı ve direktörümüzün vereceği yemeğe katılmak için çağrıldım. Katılmak mecburi olduğundan sadece bi kahve içip ayrıldık malesef :(

Ve akşam küçük kutlamadan sonra daha rahat hallerimiz:))

diyabbanın doğumgünü

Diloşumuzun , eylüşümün her an yanımızda olan diyabbasının doğum gününü kutladık geçen hafta. o eylüle yemek yedirirken yakalandı pastasını üflemeye :) yani yine eylüşle ilgilenirken. dilek kızıma ingilizce öğretmek, şarkılar öğretmek vs gibi bi çok şey yapıyor şimdi aklıma gelmeyen. canımmm iyiki doğdun....
Emir, efe ve eylüşlü bir doğumgünü nasıldı anlatamam bu arada:)

geçen haftalardan devamı:)










liseden arkadaşlarımla görüşebilmek için gün yapma kararlarına uydum ve geçen pazar arzulara gittim. dileğin ortanca kızı eylüşle ilgilendi çok sevdiğinden ve anlaştıklarından bende arkadaşlarımla sohbet ettim güzelce. o kadar çok özlemişimki onları. akşam babamızın işi uzayıp bizi daha geç alması gündeme gelince migrosa uğradık kızımla ve onun istediği gibi bir gün oldu. anna kız top havuzu, tırmanma,kayma vs olan oyun sahasına girdik:)) benim kilom gereği çok yükseklere çıkamasakta inanılmaz eğlendik ama kızım orası ile sınırlı kalması ve alışveriş merkesinin içindeki diğer bütün oyuncaklara , arabalara vs bindi .







geçen haftalardan


bi sürü şey yaptık kızımla ama bi türlü yazamadım.
Akşam iş çıkışı gittiğim Trafik ve Çevre Eğitmenliği kursum bitti ve artık farklı bir alanda daha eğitmenlik sertifikam var.
işyerimde çok yoğunum zaten, sene sonu miller yanacak telaşının, bayram öncesi yoğunluğunun üzerine birde istanbuldaki sis nedeniyle uçakların kalkıp-inememesi yada ankara yada izmire divert edilmesi nedeniyle çağrıların katlanması çıkınca operasyona destek olmaya çalıştım elimden geldiğince....
Bunların öncesinde yeni eğitim müdiremiz geldi ve ona kendi özgeçmişimizi sunduk ki hep iş hep iş nereye kadar :) bu herzamankinden farklı konu bizi rahatlattı, o akşam birde koca koca eğitimciler lunaparkta kurtlarımızı döktük:))en güzeli tabiki çarpışan arabalardı,iki eğitimci zaiyatı versekte.. sonra öğretmenler gününü kutladık, öğlen direktörümüz bizi yemeğe götürdü.akşamüzeri ise bizim odamızda operasyon yönetimi ve çalışanlardan güzel bir organizasyonla keyiflendik.
Geçen hafta sultan ve hazine abla ile dışarıya çıktık sultanın kutlayamadığımız doğumgünü için.Büyük kızıma yemek ve gezme sonrası istediğ hediyesini de aldım.
iki kuzu kızılaydaki heykellerin önünde resim çektirdiler:)
eylüşün başındaki tülay teyzesinin ördüğü beyaz başlığı sultan beğenip taktı ve onun siyah atkısınıda biz aldık:))

İyi bayramlar!

Bayram sabahları, demli bir çay, su böreği, bayram şekerleri, şeker isteyen çocuklar, bir telaş bir koşturmaca. Bayram programları, kolonya ikramları, bayram harçlıkları, ev gezmeleri, kısa hal hatır sormalar, el öpenlerin çok olsunlar ve daha bir dolu küçük ayrıntı.Her ilkbaharda gelinciklerin en güzel başlangıçları müjdelemesi gibi, bu bayramın da size ve ailenize mutluluk ve neşe getirmesini diliyorum...

12 Kasım 2009 Perşembe

eylül'den diyaloglar

1-Eylül banyodadır tek başına, anne pc başında rapor hazırlarken babada vadi izlemektedir ve anahtarı olduğu halde hep kapıyı çaldıktan sonra açan filiz teyze kapıyı çalar ve açarken eylül'den şöyle bir ses gelir
** bayoo bapoorum:)))

2-Banyo sonrası filiz teyze ile onun odasında oyun ve sohbet faslı sırasında filiz teyze " eylül beni ne kadar seviyosun 10 mu?" der.(Eylül en fazla 10'a kadar sayabildiğinden genelde beni ne kadar seviyosun sorusuna 10 demektedir)) ama artık o büyümüştür
**Ayıy obir:))

3-Eylül annenin aldığı puzzle ile oynarken parçaları koltuğun altına koymaktadır. Anne " Eylüş o parçaları koltuğun altına neden koyuyorsun?" diye sorduğunda alınan cevap çok şekerdir çokk "annii mangaa yakıorumm:))"

Artık kızımın hızına yetişemiyorum ama yazabildiğim hepsini yazacağım

Bu aralar elimizden Bahar teyzemizin aldığı hikaye kitabımız hiç düşmüyor. Devamlı içindeki hayvanların,güneşin yani ne varsa isimelrini söylüyoruz,önce anne sonra kuzu. Anne iş nedeniyle "babanla kitabı okurmusun" dediğinde eylüş" anniii fikkim gedii" demesi ile herşeyi bıraktım yine bir kenara:)

9 Kasım 2009 Pazartesi

geçen haftalarda






29 Ekim tatili ve sonrasında alınan bir gün izinle kızımla beraberdik 4 gün boyunca. 29 Ekimde Harikalar Diyarına gittik. Cuma günü ise annemle berabaer Kırşehire ananemin yanına gittik,çok özlemişim hemde çoook ,yaza daha çok kalma planları yaparak geri geldim cebimde bi sürü hatıra ile....




6 Kasım 2009 Cuma

kış geldi

Geçen hafta kot ceketimle dolaşırken, gündüzleri onuda almazken üzerime cuma günü birdenbire kış geldi Ankaraya. Cuma sabah kırşehire gittim ve çoook soğuktu ama bunu bekliyordum çünkü köy herzaman daha soğuk olur... Uzun uzun yazacaktım ama yoğunluktan kafam karıştı gene... Herkese iyi kışlar diyeyim bari:))

27 Ekim 2009 Salı


26 Ekim 2009 Pazartesi

haftasonumuz

Benim yatağımda böyle uyuyor dana kızım, üzerini o açıyor ben kapıyorum ama özellikle ayakları açık olucak ...


Baba kız muhabbet ederken:) ama anneye de poz vermeyi ihmal etmezken....




cumartesi izin verdim kendime çünkü yorulmuştum hemde çok, zaten mecbüri dinlenmek zorunda kaldım çünkü rahatsızlandım ve acile gittim cumartesi akşamı ama şimdi iyiyim ve işyerimdeyim.

Hasta olduğum için kızımla cumartesi günü benimle beraber sultan ablası ve akşamda ananesi pazar sabah filiz teyzesi ve asuman ilgilendi . pazar günü öğleden sonra ise evde mümkün olduğunca aktiviteler yaptık. Efe geldiği için onlarla vakit geçirdik,kocaman olmuş benim tatlış yeğenim allahım neler diyor ağzının içinde, hele eylül yanına yaklaşınca ağzı açık onu dinliyor ona laf vermesini istiyor eylül abbasının, tabi bizimkide devamlı onunla ilgileniyor,ellerini öpüyor, ninniler söylüyor. Bu arada kızım efeyi görür görmez "annii senin adııın ebisee " demesi çok tatlıydı ve altı üstü bir defa gördü:))



Bu senenin başında aldığım ve sık sık faydalandığım(selda gibi yaratıcı değilim bu nedenle yaratıcı olanların fikirlerini çalıyorum) 365 etkinlik kitabına bakarak kızıma küçük bir ev hayvanat bahçesi yaptım ...

22 Ekim 2009 Perşembe

alakasız bi sürü şey

geçenlerde ebru sayesinde tanıyıp devamlı takip ettiğim edanın sitesinde bu ayakkabıyı gördüm ve hemen istiyorum diye yazdım ve bi kaç gün sonra geldi. ayakkabıyı ilk gördüğümde zaten çok beğenmiştim ama eda ile geceyarıları mailleşmelerimiz tadına tad kattı:) İlk fırsatta sarı bir sueter giydim beyaz gömlek üzerine ve adıbılarımı giydim(mina'dan alıntıdır) 1500 kişinin çalıştığı ve bunların çoğunluğunu bayanları oluşturduğu işyerimde her gören çok sevdi adıbımı:)) eda'cım ilgin alakan, sıcacık,içten maillerin için teşekkürler. Kendimi tamamen yayınlayamıyorum çünkü kareye sığamıyor bu dolma parmak ablan kikiikki:)




Bu aralar çok yoğunum,çok bunaldım, kısa da olsa bir tatil istiyorum... İşyerinde nefes alamıyorum, saate bi bakıyorum 17:15'lerde ve saat 18:00'da kursum var, son detayları toplayayım vs vs derken apar topar çıkıyorum, kurs sonrası eve gelip kızımla oynuyorum,uyutuyorum ama onunla uyuyamıyorum. pc başına geçip raporlarımı, eğitimlerimi hazırlıyorum,bloglara bakıyorum... Haftasonu okul diye tutturan kızımı anne çocuk eğitimi projesi kapsamında 2 saatliğine halk eğitim merkezine götüreceğim ve bize de bir kişilk yer açarlarsa(açmazlarsa yüksek yerdeki tanıdıklarıma başvuracağım:PPP) her cumartesi iki saatliğine kızım ve ben bu proje kapsamında olacağız yoksa önüne geçemiyoruz bu cadını okua gidicem diye alıp çantayı çıkıyor sokağa ve el tutturmuyormuş annme ben büyüdüm tek basıma yüyüyebiirim diye:)) ha bide şey var
*eylül büyüyünce ne olacaksın
*dokto soaa babakan :)

Kızım hala hayvanat bahçesi anlatıyor ve ona söz verdiğim kaplumbağa alma işini daha çok küçük diye erteleyerek cansızını aldım:) ismi ne diye sormayın tabiki hadaa(haydar) sonra balıkların adı geliyor (efe,ben,ebus, anane,dede,memet...) altı üstü 3 balık var ama sayıyoda sayıyo:)


ııım sonra geçen haftasonu bi ara cumartesi mesaiye gidip eğitim sonrası kızımla alışverişe çıktık ve bi kaç parça bişey aldık. Bahar teyzemiz , efe ve anannemizle idik. Bahar teyzemizden efeyi alıp onu arkadaşlarıyla dolaşmaya yolladık ve efe uyurkende kızımı oyun salonunda oynaması için bıraksakta o oynamamayı tercih etti, bizde onu dışarıdan izledik.

15 Ekim 2009 Perşembe

haftasonu


Cumartesi günü sonunda söz verdiğimiz bu seneki ikinci hayvanat bahçesi gezimizi yapabildik. Kızım maymun sevdalısı çünkü ilk gittiğimizde bayılmıştı maymanun hareketlerine . Bu gittiğimizde ilk gittiğimiz yer maymunların yanı oldu haliyle. Gene eylüşü kendilerine hayran bıraktılar. Yanıma aldığım muzu attım, o kadar itinayla soydu ve yediki kızım ağzı açık izledi. Sonra yine su attım. Bi kere bişey atmak için çıkardığınızda bile elini uzatışı yakalayışı süper. Suyu yakaladı, kapağını açtı ve içti . işte eylüşün en çok sevdiği şey bu "anni mamun suyu adı, açtı, içti" diye saatlerce ve günlerce anlatıyo ve hatta bugün kayu'da hayvanat bahçesi sözü geçince " bizde gittik"" demiş kayu'suna:)) Geçen defa midllilere binmekten korkan kızım bu defa iki tur attı onlarla, yine çocuk hayvanat bahçesi kısmında tavşanlarla oynadık baya uzun süre.
Bunun dışında en ilgi çekici olan zürafa ile muhabbeti ile idi. Zürafa bi türlü bize dönmeden otladı ,eşim ilgisini çekmek için baya uğraştı ama olmadı ve o anda kızım devreye girdi " züafa gel bak baba sana su vericek:)) e tabi maymun gibi sucu sandı kızım zürafayı. Gerçi eylüş öyle dedikten sonra döndü bize oda ayrı konu ama:) Sonra hayvanat bahçesinin içindeki parkta oynadık sallandık, bişeyler atıştırdık ve turumuza devam ettik, gezimiz en son tekrar maymunlara veda ile bitti.

AOÇ' de bi sürü değerli hayvan var ama hala çok bakımsız, daha çok bakıma, temizliğe ihtiyacı var.

çok mutluyum

çok mutluyum çünkü kariyerimde çok güzel,onur verici bir teklif aldım....
kabul etmeyeceğim ama teklif edilmesi bile nefesimin kesilmesine, sokağa çıktığımda uçarcasına yürümeme hatta onca insana rağmen çoooooooooook mutluyum diye bağıracak kadar mutlu eden bir teklifti bana sunulan.... hatırlamak için yazmam gerekti..

çok yoğunum bu aralar, eğitimlerim çok yoğun sabah 9 da eğitime başlıyorum saat 17:30 da çıkmam gerekirken çıkamayıp 17:55 de çıkıp taksi ile kursuma gidiyorum. yarın ilk haftası tamamı 13 kasımda bitecek Trafik ve Çevre Eğitmenliği kursuna gidiyorum. Trafik ve çevreden bi sürü şeyi konuşuyoruz. Sohbet tadında bir eğitim, bilgi paylaşımı bizimkisi ama ... Amaları var tabiki , bedenim yoruluyor, kızımdan ayrı kalıyorum vs vs

29 Ekim için kısacık da olsa tatil planları yapıyorum imkansızı başarmak adına çünkü izin almam imkansız biliyorum:)

şarkımız

Kızım dün ananesinde şarşı söylemiş kendi söz ve müziğini yazarak:))
Anne işe gitti, baba işe gitti,
Bana anane bakıyo ...,

Annem bu kadarını hatırlıyor. Ama kızım efeye ninni söylerken o kadar yaratıcı ki kimbilir neler söylemiştir o şarkıda da. Çünkü efeyi alıp haydara indiriyoruz, zeynep ablaya götürüp dut yediriyoruz, parka götürüyoruz, sonra büyüyüp ikisi okula gidiyor, kitap okuyorlar vs vs :)

11 Ekim 2009 Pazar

son zamanlarda

eylüşün söylediklerinin her birini bir yere not edip yazmak lazım ama iş,güç, ev vs vs derken yapamıyorum bunu, aslında hep not defterim yanımdadır da ama...

**Elindeki çarşaf yada benzer şeyleri bana verip "anne anane ol" diyor. çarşafı başıma örtünce " aa ananee" diyor ve çekince de " annnee " diyor:)

** Yemek yediğimiz restoranda eşime "hesabı istesene " dediğimde " anne ben ödicemm" demesinmi. Kaldım önce biraz sonra " paran varmı neyle ödeyeceksin" dediğimde cüzdanımdaki maaş kartımı çıkarım " bunna ödicem " dedi cadı.

** Sevgi halam annemlerde yufka yaparken yardıma gelen gelinleri ve torunlarından oyuncaklarını kıskanan kızım akla gelmeyecek bişi yapmış. Ananesine evi kilitletip anahtarıda cebine koydurmuş. Ananesinin evindeki odasını o kadar sahipleniyorki biri oraya girdiğinde "anni benim odamm" diyor hemen:))

**Annem kışlık yufka yaparken ebuşla unu kafalarından aşağıya döküp hertarafları un olmuş, özellikle gözlerini açıp kaparken çok komiklermiş ama ben işte olduğum için göremedim.

bunlar şimdilik hatırladıklarım sonra ekleyceğim hatırladıkça, en azından bunlarıda unutmamış olurum...

2 Ekim 2009 Cuma

teşekkürler

iki gündür umutluydum ve biliyordum. Mehmet Abi yoğun bakımdan öğlen çıktı odasına, Tülayla konuştum az önce gördüm dedi gülüyordu hemde kahkaha atar gibiydi ... Mutluyum...

Ve sıra teşekkürde. Ameliyat sırasında kan gerektiğinde dışarda idim ve hemen işyerimi arayıp bütün assisttanlarımıza mesaj geçilmesini istedim .Çağrı merkezinde çalışmanın avantajlı yanı 24 saat çalışan ve Ankara operasyonumuzda 1500 kişinin çalıştığı bir işyerine sahibim. Çok kalabalık ve vardiyalı diye insanların birbirini tanımadığı, önem vermediği bir yer değil burası. Aktif gruplarımızın olduğu, devamlı sosyal faailiyetlerin yapıldığı, şirket tarafından desteklendiği, gezilere gidilen, iftarlar yapılan bir işyerimiz var ve ben çook seviyorum işimi ve işyerimdekileri. Mesaj geçildikten kısa bir süre sonra telefon geldi ardı ardına vardiyada olan uzman asistan yada takım liderlerinden. Akşam olmasına, ay sonu olmasına ve çağrıların yoğun olmasına rağmen hemen kan vermek için hemen organizasyonu yaptılar çünkü acil bir durum bir insanın hayatı idi sözkonusu. Kan vermek için hastaneye giden iki arkadaşıma da binlerce teşekkür ediyorum ki kan verdikten sonra gelip gece vardiyasında saat 2 ye kadar da çalıştılar. Ertesi gün ve bugün yanıma gelip hastamın durumunu sordular. Teşekkür ederim , kelimelerin yetersiz kaldığı kadar bi sürü bi sürü bi sürüüüüüüü teşekkür ederim Nurşen ve Kübra ve arayan, organizasyonu yapan herkese...

1 Ekim 2009 Perşembe

Kalp krizi geçiren çocukluk arkadaşımın babası,babamın en yakın arkadaşı Mehmet Abi dün ameliyat oldu. 8.5 saat süren kalp ameliyat sonrası birde iç kanama geçirdiği için acil kana ihtiyaç olmuş. Bütün bu süreçte arkadaşımın yanında olamadığım için yazdım dünkü yazımı. Gidemedim çünkü, çünkülerim vardı ve çünkülerim çoktu. . .
Sabah minibüste gelirken Merhmet Abi iyi diye bi his doğdu içime, evet yoğun bakımda ama iyi bişey oldu diye düşündüm, Tülay' ı aradım hemen evet gerçekten göslerini açmıştı kısa sürelide olsa. Uzun süren bir kalp ameliyatı sonrası bu çok sevindirici bir gelişme idi. Şimdi ziyaretine gidiyorum...

Bir gün Tülay'la bizde otururken telefon geldi Mehmet abi hepberaber eve gelmemizi istedi. Tülay'lara gittiğimizde çok güzel hazırlanmış bir masa ile bizi bekliyordu, size hazırladım kızım dedi ve gitti:) hayatımda yediğim en güzel salata ve tavuk kanat idi o gün yediğim.Çocukluğumuzda bütün aileler akşamları haftada bi kaç kez sırasıyla toplanır çiğköfte vs yapardık, çocukluğumuz hepberaber yapılan pikniklerle, akşam toplanmalarıyla, köye gitmelerle geçti. Paylaşmayı çok seven mutlaka okumamız gereken kitapları bizimle paylaşan, hayatla ilgili küçük öğütler veren çok tatlı biridir Mehmet Amca ve yüce rabbimin onu bize bağışlamasını diliyorum . . .

bi çok şey yazmak istiyorum ama tıkanıyorum , yazacak çok şey var ama ... canım arkadaşım seni çok seviyorum, hep yanında olmaya çalışıyorum ve olacağım inşallah. bugün yanında olamadığım için üzgünüm ve özür dilerim. yatmadan önce dua edeceğim ve biliyorumki iyi olacak...

29 Eylül 2009 Salı

bikaç günümüz

haftasonu kızımla beraberdik mutlu mesut. Cumartesi günü onu hayvanat bahçesine götürme niyetim vardı fakat uykusundan uyanması gecikince hazırlanıp evden çıkmamız vs derken Atatürk Orman Çiftliği kapanış saati geldi çattı. Bizde önce kızılayda alışveriş ve yemek sonra ise Ankamall gezmesine gittik. Ankamall'de kızımı Mehtabın yanına bıraktım. Kozmetik delisi kızım kocaman mağazada kendisiyle ilgilenen bi sürü güzellik uzmanları arasında bizi hiç aramadı ve bizde teyzesi ve babasıyla bi kaç mağaza dolaşıp teyzemize bişeyler aldık,babamıza beğendiremedik. Pazar günü ise ev alma niyeti ile ev baktık,uzun zamandır istediğimiz bir ev idi baktığımız. Maddi planlamalar sonrası karar verilecek...

Pazartesi ise burada olan Selma ablanın bugün gitmesinden dolayı çiğköfte partisi verdik. Annemin ve eylüşün elinden çıkan nefis köfteden o kadar yediki kızım bi ara gece işimiz var desek de engel olamadık. Minik elleriyle o kadar güzel yediki allahım allahım. Yeyip yeyip anni acıı deyip su içti ve sonra hemen yemeye koştu gene:)

doktor!!!

Dün kızımı doktora götürdüm genel kontrol için. Sami beye değil başka bir özel hastanenin çok tanınmış prof doktoruna gittik.kızım sevmedi bu doktoru hemde hiçmi hiç, kıyameti kopardı resmen . Efe'de bu hastaneye gelmişti iyiki ve onu yanına getirince biraz sakinleşti ama doktorun kendisini muayene etmesine o kadar ayak dirediki anlatamam. Sami Beye asla böyle yapmıyor ve kesinlikle Sami Bey vazgeçilmezimiz. Odadan çıktığında "Efe Abbam ben kogtum" diyerek sarıldı defalarca Efe'ye, bana, ananesine, Dileğe .... kızımı hiç bu kadar sinirli,hırçın, inatçı görmemiştim.Kontrol sonrası kızıma grip aşısı ve su çiçeği aşılarımızı yaptırdık ve aşı yapılırken ağlamamış bile. Ben yoktum yanında çünkü o sırada bende doktorda idim genel kontrol için. gelecek ay hepatit a yaptıracağız.

23 Eylül 2009 Çarşamba

bayram ve amasya


arife günü kızım, halasının oğulları buğra ve arda ile vakit geçirdi bol bol ve hamam keyfi yaptık beraber. Bayramda amasya'da olmak çok keyifli idi, geleneksel alışkanlıklar, yiyecekler vs çok çok güzeldi. Ama hala şunu ısrarla belirtiyorum ki oruçlu olarak hamama gitmeyin.Kızım arife suyuyla yıkandıktan sonra güzel bir uyku çekti, anne de biraz dinlendi.




Biz gitmeden önce kayınvalidem her mahallede bi kaç evde bulunan taş ev fırınında haşhaşlı ekmekleri hazırlamıştı,arife günü öğleden sonra ise o fırına beraber gidip keşkeğimizi yerleştirdik. Mahalledeki bi çok ev sırasyla bu fırında bi önceki gün geceyarılarına kadar dahil olmak üzere ekmeklerni yapmışve sıra keşkeğe gelmişti. Sıcak olan taş fırına tam 22 adet keşkek çölmeği konuldu ertesi sabah alınmak üzere. Mahalleliler ekmek yaptıkları ve keşkeklerini pişirdikleri fırını kullandıkları için ev sahibesine ya pişirdikleri ekmeklerden bıraktılar ya yumurta getirdiler yada yarma vs. Hamamdan geldikten sonra her Hacıköy'e gittiğimizde yaptığımız gibi meşhur pidelerinden yemek istediğimizden yemek hazırlığı yapmadık iftar için. Akşama doğru ali pide fırını olan arkadaşını aradığında fırının tadilatta olduğunu öğrendi ve hemen başka fırını aradık ama onlarda arife diye erken kapatmışlar. Dolayısıyla biz son bir saate iftara yemek telaşına düştük ve elbirliği ile yemekleri hazırlayıp iftarımızı yaptık. Ben bütün bayram boyunca olduğu gibi en çok haşhaşlı ekmek yedim bi sürü hemde bi sürü. Aile arasında sohbetten sonra dinlenip bayrama hazır olmak istedik.



Bayramın birinci günü kahvaltı keşkekle yapılır Amasya'da ve bu endenle 15 saat kadar taş fırında kalan çölek alındı ve özemek için serilen sofraya getirildi ve hemen çocuklar etrafına toplandı kayınvalidemin, eylüş sıcak olmasına aldırmadan kemiklerden birini alıp biraz kemirdi ve sonra keşkekten parmaklayarak yedi:) Sofrada ise 2 tabak keşkek yedi bi güzel. Bayramlaşma için gelen gidenden sonra öğlen MErzifona gittik bizde orada bulunan akrabalarla bayramlaşmak için Rabia halalarla. Dönüşte eski eve yani eşiminde büyüdüğü mahalle ve eve uğradık ve resim çektik bol bol, artık kullanılmayacak durumda olan evde şu an kimse yaşamıyor ve kendi çökmeden yıkılmaya karar verildi aile arasında.... Akşama gene pide keyfi yapmak için hayaller kursakta bayramda açmadılar pide fırınlarını :(( bizde bir önceki gün adak kurbanı kesen edanın kurbanından bize düşen parçayı fırınladık :) Akşama yine bol muhabbetle gece 3 yapmışız, bu arada ben bayramdönüşü vereceğim eğitim için eğitim sunumu hazırladım kızım uyurken :)


Bayramın ikinci günü kahvaltı sonrası yola koyulduk Merzifon aktarmalı Amasya'ya gitmek için. Amasya'ya ilk gittiğimde eşime tayinini buraya aldır burada yaşayalım diyecek kadar sevmiştim bu kenti ve bu nedenle bu güzelliği görmek için heyecanlı ve mutlu idim. Eda'yı da mutlaka görmelisin diyerek getirdim Amasya'ya. Önce eşimin okuldan ve yurttan hocası Yılmaz Beylere uğrayıp ellerini öptük ve sonra yağmura inat saatlerce dolaşıp keyfini çıkardık kentin, o kadar güzel bir kent ki Amasya, görmediyseniz mutlaka görün. Akşama doğru yağmur durup güneş açmaya başladığı vakitlerde biz yemek için Çakallarda bulunan Ali Kayanın yerine yola koyulduk ve orada meşhur Sebzeli Tokat Kebabı, Tavuk Germeç ve kızımın isteğiyle köfte yedik nefes alamayana kadar:) Enerjimizi toplayıp gene gezdik kenti, Eylüş uyuyunca ise bir yere oturduk ve çayımızı içtik. Yeşilırmağın kenarında çok güzel bir yazı ile "Hayatımın Baharı Eylül" yazdırdık kızımın odasına.Akşama eşimin arkadaşı FAtih ile buluşup HAcıköye geri döndük ve evdekilerle muhabbet ettik çünkü ertesi sabah geri dönüş başlayacaktı...






Amasya'da Eylüş neler yaptı,
*Bol bol elma,haşhaşlı ekmek, keşkek yedi
*Halasının oğulları ile oynadı
*Misafirlere şeker tuttu ve el öptü
*Hamama gitti
*Bol bol yürüdü ve temiz hava aldı

19 Eylül 2009 Cumartesi

amasyadayız


cuma günü amasyaya yola çıktık ve bugün kızım bol bol zaman geçirdi babannesi, halası,eniştesi ve halasının iki oğlu arda ve buğra ile,parka gittiler bol bol yemek yediler, amasya elması yediler ki kızım bi sürü yemiş bi sürü. öğleden sonra ise eşimin istanbuldaki halası rabia halamız ve onun kuçük kızı eda geldi ve hepberaber hamama gittik. hayatımda ilk defa hamama gittim ve detaylara başka zaman inerim ama eksinlikle gidilesi,görülesi bi yer:) süper süper... kızım hamamda tam hamam adetlerine uygun olarak(nerden öğrendi onuda bilmiyorum çünkü onunda ilk hamam keyfi idi) yıkandı. önce kurnadan hamam tası ile su dökündü güzelce sonra kendini lifledi ve havuza girdi:) sonra ise çıktı ve tekrardan su dökünüp,liflendi ve tekrar su ve duş jeli:)) allahım inanılmaz bişeydi. eda kızımı keseledi bende hamam keyfi yaptım. ama şunu öğrendim oruçlu hamama gidince insan çok zorlanıyo haberiniz ola. hamamdaki resimlerimiz sonra :PPP dermişim. tabiki hamamda resim çektirmedik. ama akustiği gerçekten çok güzel.havuza kol ve bacaklarımı açıp açıp yattığımda filmlerdeki gibiydi tavan ve kurnalar, etrafındaki kadınlar vs vs .

hediye ve mutluluk günü



perşembe günü kızıma bi sürü hediye geldi ve daha başka beni mutlu eden başka şeyler de oldu. benim en çok kullandığım eğitim odamızın sandalyeleri beni çok mutlu etti, yada tüm eğitim ıdalarımızın girişine yapılan meşgul- müsait tabelaları beni mutlu etti. Kızıma burcu bayram için çok güzel bir yattlı elbise takımı aldı ve İstanbuldan gelen THY Eğitmeni Emel Hanımda kızıma kapşonlu bir sweet almış, tabiki düşünmeleri önemli ama o kadar güzellerki, ya çok sevindim çoook. akşama doğru ise iskenderundan kargo geldi. Aynur ve Mustafa'dan İskenderuna ait peynirler,zahter, bayram tatlıları, ceviz reçeli, cezerye ve içinde çikolata olan çok tatlı bebekler ve unuttuğum bi sürü şey geldi. Kendilerine kışlık erzaklarımız için çok teşekkür ederiz:))
Akşam çok sık kullanmadığım otobüse bindim işyerime daha yakın ve elimdekilerle çok yürümeyeyim diye. otobüste yanına oturduğum küçük kız, annesi ve ananesi çok şekerlerdi ama en tatlısı karşı koltukta oturan yaşlı teyze idi. Yanımdaki kıza bakıp bakıp gülümsedi sonra ise elindeki tesbihi ona verdi "sarı kızıma nasip getirsin " diyerek. Çok hoşuma giden bu davranış nedeniyle gülümsedim teyzeye ve biraz sonrada bi tesbih daha çıkarıp bana verdi:) "nasiplidir bunlar al kızım" diyerek. çok teşekkürler derek aldım. yanımdaki küçük kız oynarken kopardı tesbihi ve teyze bi tane daha verdi kıza ve birde ananesine "hacı tesbihi olsun "diyerek. teyzenin çantasında bi sürü tesbih vardı ve içinden geldiği gibi dağıtıyordı sanırım.
kızım hediye almaya ve açmaya bayılıyor "anni hediyem anni hediyem" diyerek açıp üzerine tutuyor kıyafetse :)