CLICK HERE FOR BLOGGER TEMPLATES AND MYSPACE LAYOUTS »

5 Ekim 2007 Cuma

el el epelek



el el epelek
elden çıkan topalak
topalağın yavrusu
bit pirenin karısı...

çocukluumdan beri bayıldığım bi tekerlemedir . oyununuda oynardık çocukken çok. kızımın şimdilerde bi kaç sevdiği hareketi var;elimi yakınına tuttuğumda çak yapar gibi elime vurması,oturduunda ayaklarını tutmaya çalışarak oynaması,tek bacağıma at gibi bindirdiğimde kendi kendine sallanması:) ama ben en çok bu çak hareketlerini seviyorum,sanırım ellerinin bana benzemesinden ve bu tekerlemedeki gibi topalak bi elinin olmasından(yani benim elimde topalak) elim küçüktür ve dolgundur,eski işyerimdeki insan kaynakları müdürüm bana dolma parmak derdi:) hiç uzun parmaklarım olsun diye düşünmedim ben ellerimi severim,kızımın ellerinin de bana çekmesinden çok mutluyum anlayacağınız.

oturmak çok eğlenceli



kızımıın bi kaçgündür yaptığı hareketlerden biride oturduunda ayaklarına dokunmak. ama bugün abarttı ve oturarak ayak parmağını ağzına aldı sonrada takla atar gibi oldu:) zaten oturmayı çok seviyo kızım,bi dönem korka korkada oturtsam sami beyle görüştükten sonra daha rahatım açıkcası. çünkü o bebeklerin yapmak istediklerini kendilerinin belirlediğini zaten bizim zorla yaptırmak istediğimiz şeyleride yapamayacak durumdaysa ağlarayak belli ettiklerini belirtti.saolsun eylüş hanımda yatarken yarı yerine kadar kendisi kalkabiliyo,artık eskiden oyun oynanırken söylenen "kalk gidelim be saraylı cüzdanı kendinden yaylı" gibi şarkıları söylemeye gerek kalmadı. zaten bu şarkınında tek bildiğim yeri burası:) otururken devamlı etrafı inceliyo,sanırım "yatarken farklı görünüyodu bak şimdi bişeye benzedi "diyo içinden

fato geldi diye halalara gittik



iftar saatinde yola çıkmanın verdiği zorluklarla trafiği çankayadan beter olan sokağımızda korna sesleri eşliğinde iki bebekle ve bebek arabasıyla baya zorlandık. ebuş kucakta eylüş arabada ilerledik yavaş yavaş,eylüş uyudu ebuşda gelmemize yakın kucakta uyudu ama eve girince kızım uyandı ve durmak bilmedi malesef hiç. biraz sakin zamanlarında iftara eşlik edildi ama öğleden sonra o kadar çok yenilmiştiki çok az yenilerek kalkıldı sofradan. kızımın aşırı huysuzluğu beni tedirgin edince ve babada gelince erken kalktık ve eve yola çıktık, bi süre sonra bebek arabasında uyudu kızımız.yolda haydar amcayla karşılaştık ve muhabbet ederek gelirken çıkmışken uyku tulumununda alınmasına karar verildi.aliyle ben uyku tulumu için mağazada iken haydar amcamız kızımızı selma annenin yanına kaçırmış ve orda uyanmış kızımız. resimlerin birinde eylüşümüzün kafasında naylondan eldiven var,kuzenimin yaramaz oğlusu gökhanın şişirip patlattığı eldiveni kızlara şapka yapmak istemiştim ama tam olmadı(yasemin peçete poşeti takarda biz eldiven takamazmıyız.tabiki takarız:))

sosyetik anne



aslında çok uzun bi yazı yazmıştım ama ne olduunu anlamadım ve kaydetmeden silindi. aynı yazıyı tekrar yazamam tabiki ama bi şekilde yaptıklarımı tekrar anlatayım. sabah kalktık kızımın karnını doyurdum anne bişiler atıştırdı ve hazırlanıp ananeye indik. bahar teyze ve nazife yengede hazırlandıktan sonra hızlı adımlarla sosyete pazarına koyulduk. iki bebeğide anneme bırakmanın telaşı ile hızlı hızlı dolaştık pazarı ama herşeyede bakmaktan geri kalmadık. bi sürü güzel şeyin arasından beğendiklerimizi aldık ama beklediğim gibi çok fazla bişilerde alamadım açıkcası.kendime kot ve tişört,küçük halamızın yağız efesine aynalı mikili duvar süsü ve odası için mavi koakalı ve erkek çocuklu askılar,alara için pembe koakalı askı ve eylüş için askı aldık. annenin asla vazgeçemediği tabak merakı nedeniyle yaprak şeklinde tabaklar alındı:) yasemin teyzeyede almıştık ama onun aynısından varmış msnde söyledi bugün.pazardan sonra hemen hastaneye idrar kültürü ve idrar testinin sonuçlarını göstermeye gittik dr a. geçen ay idrar yolları enf geçirdiğimiz için sami bey idrara bakılmasını istemişti ve haftaya bayram haftası ve belkide şehir dışında olunacağından erken gittik kontrole. kültürümüzün sonucu temiz çıktı şükür,ama idrarda bikaç lokosit görüldü ve bayramdan sonra tekrarlanması konuşuldu,vitamin yazıldı,sami beyin zeynebinin resimlerine bakıldı, gülüşüldü,karşıdaki pastaneden bişiler alınıp eve gelindi. eve girmemle kızımın uyanması bir oldu sanırım kokumu aldı,ben eylüşü emziriken kızlar bişiler hazırladı ve yemek yedik. bu sırada bahar yeni evlenen fatma ile konuştu. halamlara geldiğini ve eylüşü çok özlediğini söyleyen fatma kırılamadı ve halamlara gidilme sözü verildi. ama o kadar çok yemek yedikki ve sosyetede o kadar yorulmuşuzki farketmeden herkes bu fikirden çok soğudu bi süre sonra,ama biraz dinlendikten sonra iftar saatine yakın halalara gitmek için yola çıkıldı.

eda'dan gelen bayramlıklarımız



geçen defa istanbuldan gelen bayramlıklarımız küçük hala esra ve büyük hala rabidan idi bu defada en küçük halamız nazar boncuğumuz edacığımız aldıklarını yollamış saolsun. kızımın 5 tanecik bayramlığı oldu. kargo elimize salı günü geçti ama yazımızı bugün yazabiliyoruz ancak çünkü bu hafta leyleği havada gördük:) gerçi evde olmayacağım önceden belli olduğu için kargoyu bile haydar amcamızın adına istedi ve akşam ondan aldık. edamızla bugün telefonda konuştuğumuzda bi şemsiye aldığını öğrendik eylüşümüze kulaklı falan,anlattıklarına göre çok şekermiş. rabia halalar dolasıyla eda da küçük hala esraya çaya gitmişler. bizim yerimize de için halalarımız.resimde küçük halamızın geçen seneki düğününden de görüntüler var yollanan bayramlıklar eşliğinde.

3 ekim çarşamba


pazartesi gecesi uykusuz olduğumdan salı akşamı erkenden yattım,eylül hanımda uykusuz olduğundan benim uyumam kolay oldu tabiki ama gecenin yada sabahın 4ünde kızım uyanıp şarkılar söylemeye başladı bize özellikle "nasıl geçti habersiz o güzelim yıllarım" favorisiydi:)gece aaou ooua tarzında şarkılardan 2 saat sonra uyudu ve bende uyuyakaldım haliyle çarşamba geç kalktık ana kız .kızımla keyiften sonra beraber kahvaltı yaptık mutfağımızda,yani o beni izledi sadece,daha kahvaltıya başlamadık:) kahvaltı sonrası oyunlar emzirme vs derken kızım uyudu gene annede evi topladı biraz. sonra ananeye inildi ve dünden tülay teyzenin kocası uğur amcanın taze taze yolladığı kırmızı biberler doğrandı,salatalık turşusunu dün evden çıkmadan anane kurmuştu zaten. sonra evimize çıktık kızımla oynadım uyutacakken haydar amcamız aradı ve beni gitmek istediğim yere bırakabileceğini söyledi. hemen hazırlandım ve çıktık,kızım arabada uyudu.uzun zamandır gitmek istediğim ama gidemediğim bi arkadaşıma gittim.hamileliğinin 27. haftasında ve hamileliğini yatarak geçiriyor ve yattığı içi normalde 43 lerde olan fulsenimiz zayıfımız 65 kilo olmuş. allahım görünce içimiz gitti bıngıl bıngıl:).oraya gittiğinde uyuyordu kızım sonra uyandı ama biz muhabbetin çoğunu yapmıştık zaten yolda aldığımız leto,ben,fulsen ve fulsenin kayınvalidesi.kızım uyandığında ilgi onun üzerine kaydı haliyle.biraz sevildikten sonra kızımı doyurup altını değiştirdim ve baba ve haydar enişte bizi almaya geldi. sonra çiftliğe yemeğe gittik.kızım ordada biraz uyudu ama çok uzun değil.yemekten sonra halalara uğranıp emanet verildi ve selma anneye yani haydar amcaların kuruyemişci dükkanına uğrandı. yolda serdar amcalara gidilme kararı alınmıştı haber verildi.serdar ve fatma çok sevindi eylüşü görünce,oynadılar onla bi güzel. kızım kucağımdayken masadaki keklere eğildi yemek istercesine tuhaf bi şekilde:)gee 11,5da kalkılıp eve gelindi,eylüş yorgundu ve uyudu.

salı gezmemiz-selma anneler


nerden başlasam bilmiyorum ... bu bi kaç gün boyunca o kadar gezdik ve o kadar çok şey yaptıkki. en son bizi karmaşık eden aşımızda kalmıştık ordan devam edelim. ptesi gecesi saat 3 gibi kızım uyandığında ben emmek için olduğunu sanmıştım ama ateşten uyanmış fındığım,oysaki ateş düşürücü şurubunu vermiştim. biraz emzirip ateşini ölçünce gözlerime inanamadım 38,5.hemen aliye suyu aç dedim ve hızlıca kızımı soyup kendimizi banyoya attık. biraz ılık duş aldık. üzerini çok kalın giydirmeden yatağına bırakayım dedim ama hayır yatağında yatmamaya kararlı idi kızım. yatağıma uzanıp ayağımda yatırdım kızımı keyfi yerinde idi ve sesi çıkmadı. ateşine baktım sabaha kadar şükürki düşmüştü. salı günü sabahını ettik bu şekilde . o gün kızkardeşimin nişanlısının annesi çağırmıştı bizi kahvaltıdan akşama kadar. herkesin bi bahanesi vardı oruç tutmamak için o yüzden baya baya tıkındığımız bi gün oldu :) aslında gece eylül ateşlendiği için gitmesemmi desemde sonra bizim hastanemizin onların evin tam karşısında olması gitmem karari vermeme yardım etti ve gittik. kahvaltımızı yaptık ve gitmeden dr dan rand aldıımız için hemen hastaneye gittik. haftaya bayram haftası olduundan ve belki şehirdışı yapabileceğimizden erken gittik kontrole. sağlık ocağında yapılan ölçümlerle aynı boyu ve kilosu. ateşi 37,5 idi hastanede ölçüldüğünde.geçen ay idrar yolları enf geçirdiğimiz için idrar testi yapacaktı dr umuz. hemşiremizden idrar torbalarımızı alıp eve çıktık ve yarım kalan kahvaltımıza devam ettik. kız bebekten idrar almanın kolay olmadığını herkes çok iyi tahmin eder sanırım. zar zor aldığım idrarların 2 sini yetersiz buldular ,neyseki ev hastanenin karşısında olduundan gidip gelmek işkence olmadı bana bu defa. 3. seferde idrar verdiğimde saat 18:05 idi,yani 6 saat geçmişti.akşam yemeğimizide yedikten sonra oturdum eylülle oynarken evin haline bi baktım karmakarışıktı,inanılmaz titiz ve düzenli olan selma ablanın evinin bu halde olması bana çok komik geldi ve resim çekmek istedim ama bi kareye sığmadı evin o hali. aslında iki bebek olan bi evin o hali çokda dağınık sayılmayabilirdi ama.bi kaç resimle günü noktaladık,kahvaltı ve akşam yemeğinin resimleri var sadece diğer ikramları çekmeyi unutmuşum:P.herşey için çok teşekkürler dilekçim ve selma annemiz,özellikle sonsuz hoşgörünüz için:)

not: selma annemiz ile olan resimlerde hep selma annemiz yanda olduunda resimleri sıralarken o görünmedi.üzgünüm .